14 Mart 2014 Cuma

TARANTULALAR 



Tarantulaların ile ilgili Genel Bilgi: 
Bu örümcek türünün genel görüntüsü etlidir. Toplamda 8 bacağı vardır. Büyüklükleri 2 ila 10 cm arasında değişir. Bacak boylarının 25 cm'ye kadar olduğu cinsleri vardır. Yüzyıllardır yaşayan yaklaşık otuz beş bin örümcek türü içinde yaklaşık 800 ayrı tarantula türü vardır.

Kahverengi tonlarında ve mavi renkte olanların yanı sıra çok değişik renklerde bir çok türe rastlanır.

Tarantulalar birer pet hayvanı olarak beslenebilse de unutulmaması gereken en önemli şey bu hayvanların saldırgan ve zehirli olduklarıdır. Elle almak tehlikelidir.


Tarantulaların Evde Bakım ve Yaşama Ortamı:
Cam teraryumlarda (30x20x15 cm) boyutlarında olması idealdir. Birkaç küçük delik yeterli hava akımı ile temiz havayı ve oksijen girişini sağlayacaktır. Teraryumun içerisine bitki toprağı ve plastik bir kap veya saksı, yapay bitkiler, ağaç kabukları ve yapay küçük kaya taşlar koyabilirsiniz. Tarantulalar tırmanmayı çok severler ve güçlü vucut yapıları ile teraryumun üzerindeki cam kapağı kaldırıp dışarı çıkabilirler.



O yüzdende mutlaka cam kapağın kuvvetli bir yapıştırıcı ile yapıştırılması veya silikon ile sıkıca kapatılması gereklidir. Tarantulaların yaşamaları için nem ve ısı önemli faktörlerdir. 22-30oC 'de yaşarlar. İdeal olan yaşama ortam sıcaklığı 30oC 'dir. Tarantulanın nem ihtiyacını vücuduna tüylerin üzerine iki güne bir sprey sıkılması uygundur. Doğal ortamdan alınacak olan teraryum içine konacak olan malzemelerin parazit taşımaması gereklidir.

Teraryumu pencere kenarına konmaması gereklidir. Direkt olarak güneş ışığını alan teraryum sanki bir fırın gibi ısınır buda Tarantulanızın ölümüne yol açar.

Teraryumun temizliğinin ve bakımın senede 2-3 kez yapılması gereklidir.


Tarantulaların Beslenmeleri:
Doğal hayatta;tarantulalar diğer örümceklerle karşılaştırıldıklarında, avlarını ağ yapmadan, pusu kurarak avlayan ve yiyen türünün tek örneğidir.

Evde bakılan Tarantulalar evcil hayvan dükkanlarında satılan özel yemlerin yanı sıra böcekler, çekirgeler, güveler ve Tarantula'nın büyüklüğüne göre fare ile beslenebilir. Yem verilirken dikkat edilmesi gereken en önemli husus verilen yemin Tarantulanın boyunun yarısı kadar olmasıdır. Haftada bir yemek verilmesi yeterlidir. Yem verildiği gün sonunda yemediği yemlerin yuvasından alınması gereklidir. Yiyeceklerini yerken rahatsız edilmemesi gerekir. Tüy dökümü zamanında iştahları kesilebilir.


Tarantulaların Yaşama Süreleri: 
Tarantulaların yaşama süreleri 2-4 yıl arasında değişir. Dişi Tarantulalar erkek Tarantulalardan daha çok yaşarlar.


Tarantulaların Üremeleri:
Tarantulaların erkekleri dişilerinden daha çabuk olgunluğa erişir. Yaklaşık 8-12 ay içinde olgunluğa erişen erkek Tarantula dişisi ile eşleşebilir. Bu eşleşmeden sonra dişi yüzlerce hatta binlerce yumurta bırakır. 2500 adet yumurtayı bulmuştur.


Tarantulaların Doğadaki Düşmanları 
Tarantulaların doğadaki en büyük düşmanı yaban arısı 'peptis' tir. Dev yaban arısı diğer hayvanların aksine yuva yapmak, kuluçkaya yatmak gibi işlerle uğraşmaz. Üreyebilmesi için bir tarantula bulması ve yumurtasını o Tarantulanın içine bırakması gereklidir. Bu yüzdende toprak altında yaşayan Taratulaları bulabilmek için gün boyu toprak üzerinde tarantulanın kokusunu aradığı olur.

Tarantulayı bulduğu zaman büyük bir savaş başlar. Tarantula, yaban arısına öldürücü zehiri olan silahını kullanır ve arıyı sokar. Ama yaban arılarının vücutlarında Tarantula'nın zehirine karşı bir panzehir vardır. Vucutlarındakı bir salgı sayesinde bu zehirden hiç etkilenmezler.

Örümcek tüm silahını kullandığı için sokma sırası arıya gelir, örümceği örümceğin en hasas bölgesi olan, karnının sol üst bölgesinden sokan arı zehirini buraya boşaltır. Yalnız arının zehiri örümceği öldürmez sadece felç eder. Hareketsiz kalan Tarantulayı sürükler. Bir çukur kazar ve çukurun içine Tarantulayı koyar. Daha sonra Tarantula'nın karnında bir delik açar ve buraya yalnızca bir yumurta bırakır. Birkaç gün sonra yumurtadan çıkan arı yavrusu değişim geçireceği koza dönemine kadar Tarantula'nın etini yiyerek beslenecek ve onun vucudu içinde korunur.

Yaban arısı üreme mevsimi süresince bırakacağı yirmi yumurta için ayrı ayrı Tarantulalar bulması gereklidir.

Tarantulalar Dünya'da Nerelerde Yaşarlar?
Afrika, Asya ve Amerika kıtalarının yanı sıra dünya üzerinde bir çok egzotik iklime sahip tüm ülkelerde yaşamlarını sürdürürler. 


kaynakça=http://www.mihav.com/forum/surungen-turleri/tarantulalar-tarantula-hakkinda-merak-edilen-hersey-13173/
Piton; (Lat. Python). Boagiler familyasının Pitongiller alt familyasından bir yılandır. Güneydoğu Asya, Avustralya ve Afrika’da yaşar. Boylan 1 m ile 10 m arasında değişir. Eski Dünya’nın en büyük yılanları bu gruptandır. Zehir bezleri yoktur; bir ya %da birkaç boğumuna sıkıştırdığı avını ezmekten çok boğarak öldürür. Küçük geyik büyüklüğüne kadar olan sıcak kanlı hayvanlarla beslenir. Avlarını bir bütün olarak yutar; alt çenenin açılması ve bolca tükürük salgılaması, avın boğaza doğru geçmesini kolaylaştırır, sindirimi uzun sürer. Dişi piton, yüz kadar derimsi kabuklu yumurta yapar ve 2-3 ay süreyle kuluçkaya yatar. Kuluçka boyunca yemek yemez. Yeni doğan yavrular, türlerine göre 50 cm uzunlukta olabilir. Eh büyük tür, 10 m’ ye kadar ulaşan kafesli pitondur. Myanmar Birliği (eski Birmanya), Malaysiya, Filipinler ve Endonezya’daki tropikal ormanlarda yaşar. Asya’da yaşayan bir başka büyük tür de Hindistan ve Cava’da bulunan Hint ya da kaplan pitonudur. Bu türün 9 m uzunluğunda olanları vardır. Afrika kaya pitonu Sahra’nın güneyinde bulunur ve 9.5 m uzunluğundaki örneklerine rastlanır. Elmas pitonu genelde 2.5 m’yi aşmayan küçük bir türdür. Papua Yeni Ginesi ve Yeni Güney Galler’deki Mavi Dağlar’da bulunur. Bir alt tür olan halı pitonu Tasmanya dışında Avustralya’ nın öteki bölgelerinde yaşar.
Pitongiller, (Lat. Pythonidae). Omurgalı hayvanlardan Sürüngenler sınıfının Pullusürüngenler takımının Yılanlar alt tamının Boalar bölümüne giren bir familyası. Eski Dünya’da yaşayan bu dev sürüngenler zehirsizdirler.
Familyası: Pitongiller Pythonidae). Yaşadığı yerler: Eski Dünya'da su kenarları ve ormanlarda. Özellikleri: Zehirsiz, büyük yılanlar. Avlarını sıkarak öldürdükten sonra yutarlar. Ömrü: 70 yıl kadar. Çeşitleri: Kafesli piton, kaya pitonu, kaplan pitonu gibi çeşitleri vardır.

Pitongiller ailesinden, Asya, Afrika ve Avustralya gibi EskiDünya'nın orman ve bataklık kenarlarında yaşayan, zehirsiz, büyük bir yılan. Boyları, 1,5 metreden 10 metreye kadar değişir. En irileri Güney Doğu Asya'da yaşayan kafesli piton (Python reticulatus) dur. 10 m boyunda ve 100 kg ağırlığında olabilir. 70 yıl kadar yaşar. Çoğu gececidir. Avlarını önce sıkarak boğar, sonra başlarından yutmaya başlar. Çoğunlukla bir dala asılarak altlarından geçen memelilere pusu kurar, yakınından uçan kuşları havada kaparlar. Avlarını yerde de takip edebilirler. Parlak pullarla kaplı derilerinden kadın eşyası yapılır. Yumurtlayarak ürerler. Bazılarının dişisi, yumurtaların üzerine kıvrılarak kuluçkaya yatar. Yumurtalar 2-3 ay içinde açılır.
http://www.nkfu.com/piton-hakkinda-bilgi/

10 Mart 2014 Pazartesi

EN ZEHİRLİ HAYVANLAR


7-Dünya üzerindeki en zehirli kertenkele türüdür adı ''Holoderma Suspectum'' Türkiyede ''Gila Canvarı '' olarak bilinir.Amerikada yaşar. Isırığı tedavi edilmesse ölümcüldür.
60 santim uzunluğunda olabilen oldukça iri bir kertenkeledir. Küt burnuna, boncuk gibi küçük kara gözlerine ve tıknaz yapısına rağmen, çirkin sayılmaz. Derisine gömülü minik yuvarlak kemikler sebebiyle boncuklu gibi bir görünüşü vardır. Vücudu beyazımsı sarı veya pembe fon üzerinde enine siyah yollarla süslüdür.
Gila canavarı ağır hareket eder, fakat rahatsız edilecek olursa, birden döner ve kuyruğu çekilen öfkeli bir kedi gibi tıslayarak saldırıya geçer. Bununla beraber, onu ellerine almak akılsızlığım yapanların dışında az kişiyi ısırmaya muvaffak olur. Fakat Gila canavarı bir kere ısırmayı başardı mı çenelerini şaşılacak bir güçle kapatır. Isırış tarzı, kurbanlarını salıvermeyen buldok köpeklerininkine benzetilmiştir. Kurbanının etini çenelerin arasında hapseden Gila canavarı, kaslarını da çalıştırarak oluklu dişlerini saplar. Alt çenesindeki bezlerin salgıladığı zehir o zaman ağzına dolar ve yavaş yavaş dişlerindeki oluklara sızar. Gila canavarı bu işler olagelirken bütün gücüyle avına asılır.
Bu mekanizma ilkel olmakla beraber, tesirli ve özellikle küçük memeliler için öldürücüdür. Bu kertenkele daha çok yerde yuva yapan kuşların yumurtalarıyle beslenir. Ender hallerde küçük tavşanlarla başka kertenkeleleri de yer. Fakat bu gibi avlarını öldürmede zehirinden yararlandığı şüphelidir. Yılanlar yemeye niyetlendikleri avları yenmede zehiı dişlerini kullanırlar. Aynı zehir dişlerini kendilerini savunmada kullanmaları tesadüfidir. Buna karşılık; Gila canavartının zehiri, hayvanın avlanmasıyle ilgisi olmayan bir savunma mekanizmasıdır.
6-Dünyanın en zehirli örümceğidir.Adı ''Sydney Funnel'' dir. Türkiye'de Web Örümceği olarak bilinir
2-4 cm boyundadır.Avusturalyada yaşar.1 mg zehiri 10.000 fareyi öldürebilir.Zehiri(Atrocotoxin) bir insanı 1saat içinde öldürebilir.2 m zıplayabilir.

Bu örümcek toprağın 20 cm derinliğinde tünel yapılı yuvasının girişine huni şeklinde ağ örerek kendini belirler.Bu yüzden Sydney halkı tarafından Huni ağ Örümceği olarak ta adlandırılır… Ocak Mart ayları arası en tehlikeli olduğu aylardır.Sıcak günlerde ot yığınlarının arasına, özellikle bahçelere asılan çamaşırlara gizlendiği için büyük bir tehlike arz etmektedir.Sydney Funnel örümceğinin en tehlikeli özelliği ise düşmanı üzerine korkman saldırmasıdır… hatta 2 metre öteden zıplayabilen sadist psikopat kendi gibi gözü kara bir yapıya sahiptir. İnsanı soktuğu andan itibaren panzehiri mevcut olup 30 dakika içinde panzehir verilmezse insanı 1 saat içinde öldürecebilecek zehire sahiptir.Zehirinde Atracotoxin maddesi kaslarda ve eklemde ani kasılmalara yol açıp insanı istem dışı hareketlere sürüklemektedir..


5-Dünyanın en zehirli akrebidir.Ortadoğu'da yaşar.Adı ''Death Stalker'' dir.Türkiyede sarı akrep olarak bilinir.5-6 cm boyundadır.1 mg zehiri (Agitoxin) 15.000 fareyi ve 1 insanı bir saatte öldürebiecek güçtedir.
Bu tür Ehrenberg tarafından, 1828 yılında keşfedilmiştir. Yaşam alanları Afrika ( Cezayir, Çad, Mısır, Etiyopya, Libya, Mali, Nijer, Somali, Sudan, Tunus) ve Asya ( İran, Irak, İsrail, Ürdün, Kuveyt, Lübnan, Umman, Katar, Suudi Arabistan, Sina, Suriye, Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri, Yemen ) dır. Yaygın olarak "Death stalker" ismiyle tanınır. Buthidae ailesine mensuptur. Bu tür kurak ve yarı kurak bölgelerde çöllerde yaşar, 43 derece gibi yüksek sıcaklıklarda ve % 13 gibi düşük nem oranlarındaki bölgelerde bu türle karşılaşabilir. örnek verilecek olursa Sudan da 43.5 derece sıcaklık mevcut iken, israilde 38 derecelerde sıcaklık vardır ve bu tür bu bölgelerde yaşamaktadır. Türün genel görüntüsünden bahsedersek yetişkin bir Death stalker kuyrukla beraber 8-11 cm boya ulaşır. Genel olarak bacaklar ve kuyruk rengi sarı renktedir fakat gövdesi siyaha ve kahverengiye yakın yani daha koyu renklerdedir, genelde türü belli eden özellik kuyruğundaki iğnenin olduğu yer yani telson dan bir önceki segmentin siyah yada kahverengi renkte olmasıdır. Bu tür doğal hayatta gündüzleri çöllerde, kurak yerlerde kendi kazdıkları çukur yada kaya altlarında gizlenir geceleri ise ortalara çıkıp avlanmak için etrafı kolaçan ederler. Besin menülerinde genelde böcek çeşitleri ve ufak kertenkele türleri bulunur. Güçlü pedipalp yani kıskaçlarıyla avlarını yakalar ve kuyruklarındaki telson ucundaki iğne ile sokup felç eder yada öldürüp yerler. Beslenme şekilleri örümceklerdeki gibi avın sıvısını emerek gerçekleşir kalan kuru posa atılır. Bu türde diğer akrepler gibi kabuk değiştirerek büyür ve kopan organlarını yeniler. ömürleri ortalama 5-6 yıl kadardır. Bu tür ülkemizde Güney Doğu Anadolu bölgesinde karasal ve çöl iklimi hüküm süren illerimizde yaşamaktadır.
4-Dünyada bilinen en zehirli yılandır.Adı ''Inland Taipan'' dır.Bir ısırığındaki zehir,aynı anda 100 insanı öldürebilecek güçtedir.Avustralya'da yaşar. Kobradan 100 kat ve Kara Mambo yılanından ise 50 kat daha güçlü zehiri vardır.Zehiri 5 m uzaklıktan etkilidir.
Taipanelapidae ailesinden büyük, hızlı ve oldukça zehirli bir Avustralya yılanıdır. Cins adı Oxyuranus Yunancadaki oxys (sivri) ve oura (kuyruk) kelimelerinin birleşiminden oluşur.[1] Bir türü O. microlepidotus en ölümcülü olmamasına rağmen dünyada karada yaşayan yılanlar arasında en güçlü zehire sahip olanıdır.[2][3] Taipan ismi Donald Thompson[4] tarafından QueenslandAvustralya'daki Cape York Yarımadasındayaşayan Aborjin halkının kullandığı kelimeden sonra verildi.[1][5]
Taipanın bilinen üç türü vardır: kuzey Avustralya ve batı kıyı bölgelerinde bulunan kıyı taipanı (Oxyuranus scutellatus), daha az yaygın olan ve Alice Springs ve Uluru bölgesi dışındaki merkez bölgelerde bulunan inland taipan (Oxyuranus microlepidotus)[6] ve yakın zamanda keşfedilen üçüncü tür Oxyuranus temporalis.[7] Kıyı taipanının iki alt türü mevcuttur: Oxyuranus scutellatus scutellatus ve Papua Yeni Gine'nin güney kıyılarında bulunan Papua taipanı (Oxyuranus scutellatus canni). Taipanın diyetinde genellikle fareler bandicootlar gibi küçük memeliler yer alır.
Taipanların zehirleri bütün yılanlar içinde en etkili olanlardan biridir. Inland taipanın zehri ise en etkili olanıdır.[6]
Taipanın zehri kas zayıflamasına ve felce sebep olan güçlü presinaptik nörotoksiniçerir. Zehrin içeriğinde ayrıca pıhtılaşmayı engelleyerek kan kaybına sebep olan prokoagülan ve kas hücrelerinde yıkıma (rhabdomyolysis) sebep olan miyotoksin bulunur.[6]
Taipan ısırıklarının %90'ı önemli zehirlenmelerle sonuçlanır ve acil panzehir tedavisi gerektirir.
Taipanlar 2 m ile 3.6 m arasında bir uzunluğa ulaşabilirler. Kıyı taipanı solgun koyu kahve rengi ve sönük krem rengi dir, yavruların rengi daha açık olur. Papua taipanı siyah veya morumsu gridir ve sırtında bakır renkli bir çizgi bulunur.
Morfolojik, ekolojik ve davranışsal olarak pek çok açıdan Afrika'nın kara mambası(Dendroaspis polylepis) ile benzer özellikler gösterir.
Taipanlar genellikle saldırgan değildir, düşmanla olası bir karşılaşma sonrasında tahrik edilmedikleri sürece kaçmayı tercih ederler. Yılan herhangi bir tehdit hissettiğinde ön tarafını kaldırıp vücudunu "s şekline" sokar ve kuyruğunu titretmeye başlar.[1]
Taipanlar oldukça gelişmiş koku ve görme yeteneğine sahiptir. Avına çok hızlı bir şekilde saldırıp ısırarak zehir enjekte eder, zehir etkisini gösterdiği anda avını yutmaya başlar.[8]
3-Dünyanın en zehirli 3. yaratık bir deniz anasıdır.Adı ''Box Fellyfish'' dir.Zehiri bir insanı 5 dk. içinde öldürülebilir.
Hint Okyanunda yaşar.Dokunaçların boyu 3 metreyi bulabilir.
Kutu denizanası" ve "deniz yabanarısı" son derece zehirli Chironex fleckeri için ortak isimlerdir. "Deniz yabanarısı" ve "deniz stinger" bazen diğer kutu denizanası başvurmak için kullanılır Ancak, bu terimler, belirsizdir.
Kutu denizanası en gözle görülür farklılık Scyphozoan yerine kubbeli veya taç şeklinde daha, onlar şeklinde şemsiye olduğunu denizanası. Şemsiye alt bir kanat ya da içerir velarium , konsantre ve şemsiye atılan su akışını arttırır. Sonuç olarak, kutu denizanası, diğer denizanası daha hızlı hareket edebilirsiniz. Aslında, dakikada altı metre hızları kaydedilmiştir. [ 1 ]
Kutu denizanasının sinir sistemi de diğer pek çok denizanası daha fazla gelişmiştir. Özellikle, onların darbeli hareketlerini koordine şemsiye tabanı etrafında bir sinir halka sahip, bir özelliği başka, yalnızca bulunan taç denizanası . Diğer bazı denizanası basit pigment fincan var oysa Ocelli , kutu denizanası, gerçek gözlerin sahibi ile tamamlandı benzersiz retinalar , kornealar ve mercekler . Gözleri denilen kümeler onların çan dört kenarının her bulunur rhopalia . Sadece ışık ve karanlık arasında ayrım aksine bu, ışığın belirli noktaları görmek için onları sağlar.Kutu denizanası ayrıca görüntüleri oluşturan, fakat ışık ve karanlık algılamaz 20 Ocelli (basit gözler), var, bu nedenle 24 gözleri bakildi. [ 2 ] Bir kutu denizanası bilinen bir denizanası bir beyne sahip en yakın şey vardır. kaynak belirtilmeli ] Kutu denizanası aynı zamanda engel kaçınma ve hızlı yön yüzme gibi karmaşık, belki görsel güdümlü davranışlar gösterirler.[ 3 ] Testler onlar sınırlı bir belleğe sahip olduğunu göstermiştir, ve. öğrenmek için sınırlı bir yeteneği var olan kaynak belirtilmeli ] Araştırmalar göstermektedir ki , rhopalial sinir hücrelerinin sayısının ve genel düzenleme nedeniyle, görsel işleme ve entegrasyon en azından kısmen kutu jöle balık rhopalia içinde gerçekleşmesi. [ 3 ]
Bazı türler uzunluğu 3 metreye kadar ulaşabilir dokunaçlarını var. Kutu denizanası 2 kg'a kadar ağırlık olabilir.

Kaynakça: eksisozluk.com/blue-ringed-octopus--1767910?nr=true&rf=blue%20ring%20octopus
Kutu denizanası zehirli türler neredeyse tamamen tropikal sınırlı olmasına rağmen , Hint-Pasifik , kutu denizanası, çeşitli türler de dahil olmak üzere, tropikal ve subtropikal okyanuslarda yaygın olarak bulunabilir Atlantik ve doğu Pasifik'te kadar kuzeyinde gibi türler ile,Kaliforniya , Akdeniz (örneğin, Carybdea marsupialis ) [ 5 ] ve Japonya (örneğin, Chironex yamaguchii ), [ 6 ] ve kadar güney olarak Güney Afrika (örn., Carybdea branchi ) [ 7 ] ve Yeni Zelanda (örneğin, Carybdea sivickisi ). [ 8 ]
2-Dünyanın en zehirli 2. hayvanı ahtopottur.Adı ''Blue Ringed Octopus '' dur.Zehiri (Tetradotoxin) bir insanı sadece 2-3 dk'da öldürebilir.
avustralya kiyilarinda yasayan bir ahtopot turudur.ozelligi deniz ve kara hayvanlarinin en zehirli olmasidir.kiyida yasayan bu canli en fazla 30 gram agirligindadir. uzerinde yuzugu andiran halkalar, rahatsiz edildiginde elektriklenerek mavi renk alir. bunu gordgunuzde gec kalmissinizdir, coktan saldiri yapilmistir.en fazla uc dakika icinde zehir komaya sokar solunum durur,ilk uc saniye icinde gorme duyusu felctedir,kazazede kor olmustur,tek tedavisi defalarca suren kalp masajlari ve suni tenefusle oksijendir. ulkenin, tropik kuzey kiyilarinda sig suda ayakkabisiz yurumek bu yuzden cok tehlikeli olabilir.mavi çıngıraklı ahtapot, bir golf topunun boyutundadır ama zehri insanları öldürmek için yeteri kadar güçlüdür. zehiri vücutta hızla bakteri türetir ve solunumu keser. zehiri bir insanı 2 dakikada öldürür ve panzehiri hala yoktur. hapalechlaena lunulata zehiri – tetradotoxin siyanürden 10 bin defa daha zehirlidir.
vustralya´nin sydney den albany kiyilarina kadar bir kisimda yasayan bir ahtapot türüdür (hapalochlaena maculosa). cok kücük bir boyuttadir, normal bir insan eline sigacak kadar kücüktür. ancak yeryüzünde bilinen en güclü zehir kokteyllerinden birisine sahiptir. isin en adice olan kismiysa, bu hayvanin isirigi hic acitmaz, ancak bu isirikla insan vücuduna zerkedilen zehir her normal insan icin öldürücüdür.

kendi latince isminden türetilen "maculotoxin" bir zehir kokteylidir. karisimindaki bir kac zehrin aslinda birbirlerini nötrlemeleri gerekirken, bilinmeyen bir sebepten dolayi, bu etkiyi yapmamakta, hep birlikte cok güclü ve öldürücü bir zehir seklinde etki yapmaktadirlar. karisimin kompleksitesinden dolayi, henüz maculotoxic coctail´e bir panzehir gelistirilememistir. yalniz zehir bir "sinir" zehridir "neurotoxic" tir, sonucta bu zehri vücuduna almis bir hasta birkac dakika icerisinde solunumu durdugu icin, bogulmak suretiyle ölebilmektedir. hasta, en kisa sürede bir hastaneye götürülmeli ve zehir etkisini kaybedene kadar sunni solunum cihazina baglanmalidir, ayni sekilde, kalp durmasina da sebep oldugundan, hasta kalp sokuna da ihtiyac duyabilmektedir.

hapalochlaena maculosa genellikle cok utangac bir hayvandir, insan gibi varliklardan normal sartlarda kacar. yalniz mavi halkalari cok güzeldirler. kendisine dogru bir hamle yapilmadigi sürece bir insani isirdigi görülmemistir. ya da yanlislikla üstüne falan basman lazim. hapalochlaena nin bu maculotoxic coctail zehri nasil ürettigi bile bilinmemektedir. laboratuar´lar da yapilan testler de bu hayvanin cok merakli oldugu oldugu, en az bir fare kadar "intelligence" sahibi oldugu, ögrenme kabiliyetine sahip oldugu, cok iyi derece de görme yetenegi oldugu, renkleri muazzam bir bicimde birbirinden ayirt edebildigi anlasilmistir, meraki yüzünden, insanlarin bulundugu yerlere gitmek gibi bir huyu vardir. bu yüzden insanlarla karsilasma ihtimali yüksek bir yaratiktir.
1-O kimseyi ısırmaz o kimseyi sokmaz.Ama onun zehiri(Batrachotoxin) bilinen en etkili zehirden bile 250 kat daha güçlüdür.Zehri onun tüm vücudunu kaplamıştır.
Onu elledeğiniz anda felç geçirebilirsiniz.Eğer onu kazara yutarsanız,ölüm sizi 1 dakikadan daha kısa sürede yakalar.Adı''Dort Posion Frog'' dur.Kolombiya'da yaşar.Tüm vücudu zehirle kaplıdır.Boyu 2 cmdir.
Eğer ona dokunursanız 400 farklı zehir cildinize yayılır.
Zehirli ok kurbağası (Dendrobatidea), Anura (kurbağalar) takımının Orta ve Güney Amerika’da yaşayan bir familyası. 175 kadar mevcut keşfedilmiş türü bulunmaktadır. Dünyanın en zehirli hayvanlarıdır. Bir insan onlara dokunduğunda felç olabilir. Kendisini takip eden mavi halkalı ahtapotun zehri siyanürden 10.000 kat daha güçlü olmasına karşın, Zehirli ok kurbağasını yakalayamamıştır. Bu kurbağayı yutan bir insan 1 dakikadan az bir sürede yaşamını yitirir. Batrakotoksin (Batrachotoxin) denilen zehri bilinen en etkili zehirden bile 250 kat güçlüdür. Boyu yalnızca 2,5 cm olmasına rağmen, bir insan ona dokunduğu anda vücuduna 400 farklı alkali zehir yayılmaya başlar. Zehir kana karışırsa 1 dakika içerisinde öldürebilir. Derisindeki zehir 30.000 fareya da 150 insanı öldürebilecek güçtedir. Bilimadamları bu zehri bir sinek ve karıncatürünü yemesi nedeniyle derisindeki keselerde ürettiğini keşfetmişlerdir.
İslam dinin en zehirli hayvanları ve Dünyanın en zehirli hayvanlarını izleyelim



Viedomuz: